Orhan ARSLAN /Eğitimci -Yazar


YEREL SEÇİMLER YAKLAŞIRKEN

Ülkemiz olarak yapılan bu zulmün gölgesinde yerel seçim atmosferine giriyoruz.


Dünya' ya yaşanan son dönemin en önemli olayı Filistin zulmünün  gölgesi  düşmektedir. ALLAH' tan en kısa zamanda bu zulmün  sonlamasını  diliyoruz. Bu anlamda Ülkemiz en zirvedeki Başkanımızdan  başlayarak,  halkımızın büyük çoğunluğunun desteği ile FİLİSTİN halkının yanındadır. Her alanda yardımlar devam etmektedir. Onların haklarını savunmada en önde olmaktadırlar.

Ülkemiz olarak yapılan bu zulmün  gölgesinde yerel  seçim atmosferine giriyoruz. Ülkemiz yönetimi en yüksek zirveden Cumhurbaşkanımız, İsrail devletini terör devleti  olarak vasıflandırdı.

Şüphesiz Ülkemiz açısından önemli olaydır. Belki yapılan bu seçimler siyaset sahnesinde bazı  değişikliklerin olmasına bile neden olabilir. Örneğin genel seçim sonuçları bazı taşları yerinden oynattı. CHP de genel başkan değişimi yaşandı...

İyi  parti özelinde anlaşılan sancılı bir dönem yaşanmaktadır. İstifalar gündemdedir. Çünkü iyi partinin desteği olmadan bazı şehirlerde  CHP adayları kazanamayabilir. Bundan emin olan İmamoğlu bile, ittifakın gerçekleşmesi gerekir, yönünde açıklamalarda bulunmaktadır. Yani ittifak için  kapıyı tam kapatmamışlardır. İşte bu durum İyi parti içerisinde karışıklıkların ana nedeni gibi  gözükmektedir.

İşte  yaşanan bu gelişmeler  ışığında süreç  başlamıştır...

Belediye  başkanlıklarına  aday olacaklar, adaylık başvurusu yapmaya  başlamışlardır.

Ancak özellikle merak edilen büyük  şehirlerin adaylarının belirlenmesi  son güne kalacak gibi gözükmektedir. Merak edilen asıl mesele  bu başlıktır. Çünkü AK Parti tarafı da kaybettikleri büyük şehirleri tekrar almak üzerine yoğunlaşmaktadır. Bazı adaylar açıklansa bile, Büyük şehirlerin adayları belirleyici olacaktır.  Partiler  arasında ittifak ve  destekleme  anlaşmaları beklenmektedir. CHP  kanadı, İyi Partiden umduğu desteği alamayacağı ihtimaline  karşılık Hdp ile  anlaşma  zemini aramaktadırlar. Hatta bazı büyük şehirlerde ilçe  başkanlıklarının teklif edilebileceği ihtimalinin konuşulduğu yorumları haber kanallarında  yapılmaktadır. Şu anda bu  haberler, duyum noktasındadır. Var olan gerçek destek ve ittifak görüşmelerinin hız  kazanacağıdır.

Son zamanlarda Yerel  seçim yaklaştıkça siyasiler o kadar çok iddialı şeyler söylüyorlar ki; şaşırmamak elde değil. YEREL seçim atmosferinin başlaması, zamanla Bu Ülkede yaşanmış olan genel seçim atmosferini hatırlatıyor.  İnsanlara neler vaat edilecek, neler… Genel seçimlerde vaat edilen şeyleri görünce ağzımız uçuklamıştı. İktidar olunca şunu yapacağız, bunu yapacağız… Şaşırmamak elde değil. Neden derseniz insanın aklına şöyle bir soru geliyor o zaman, madem o kadar memleket meselelerini çok iyi biliyordunuz; değişik zamanlarda iktidar ya da ortağı oldunuz neden sorunları halletmediniz? Diye sormak geliyor içimizden. Aynı şeylerin ya da benzerlerinin Yerel seçimlerde de yaşanacağının endişesini taşıyoruz. Çünkü bundan önceki seçimlerde verilen birçok sözün yerine getirilmediğine  şahit olduk. Hatta var olan sıkıntılar bazı belediyeler de daha da fazlalaştı. Eskiyi bile arar olduk.

Bazı büyük şehir belediyelerini kazanan tarafların personellerini işten çıkarması günlerce konuşuldu. Vaat edilen, söz verieln hizmetlerin yeteri kadar yapılamadığı gözlendi. Hatta bazı hizmetlerin ücretsiz  yapılacağı açıklamaları ise, askıda kaldı.

Her neyse insanlar söyledikleri sözlerden kendileri hesaba çekileceğine göre, halka karşı verecekleri hesapları da düşünsünler artık, diyorum. Ancak, bize düşen sadece hatırlatmaktır. Halkımız öyle kendisine söylenen her şeyi kolay, kolay kabullenmiyor. Kendine göre ölçüyor, biçiyor, ondan sonra değerlendirme yaparak karar veriyor. Yani eskisi gibi değil artık, daha gerçekçi.

Şimdi yapılacak olan Anayasa çalışmalarını, ekonomik durumu, bazı genel konuları değerlendirdiği gibi, yerel olarak kendi bölgelerine yapılan, ya da yapılmayan, yapılmak istenen şeyleri değerlendirecektir. Çünkü Anayasa  Mahkemesi ve Yargıtay arasındaki hukuki  tartışma, Anayasa  değişiklikleri konusunu daha da alevlendirmiştir.

Halkımız, ona göre tercih hakkını kullanacaktır. Bazı yerlerde de adayın konumu öne çıkacaktır. Geçmişte seçimlerde olduğu gibi.

Yerel seçim öncesinde, siyasi partiler adaylarını farklı yöntemlerle belirlemektedirler. Bazı partilerde aday belirleme çeşitli yoklama ve anketlere göre; ayarlanmaya çalışılmaktadır. Her ne kadar Halkın görüşlerinin alındığı belirtilse de yine de genel merkezlerin fikri ağırlık basarak, hiç de anket ve yoklamaların sonucuna göre değil, kendi fikirlerinin tercihlerine göre adayları belirlemektedirler. O nedenle bu konumda olan, aday adayı  arkadaşlar da birbirlerini yıpratmamalıdır. Çünkü hayatın değişik zamanlarında karşı, karşıya geleceklerdir. Çeşitli alanlarda görüşeceklerdir. Kısacası hayat devam edecektir.

Önemli olan şudur tüm siyasi partiler için geçerlidir. Halkın kafasını karıştıracak, onu bedavacılığa itecek, hayalci ve gerçekleşmesi zor olan vaatlerde bulunmamak gerekir. Bu halkımızı yaralar ve üzer. Hatta bu gereksiz  vaatlerden dolayı, kimi  zaman  yapılan anketlerde  siyaset kurumu  güvenilmeyen  kurumlar içerisinde anılmaktadır.  Bundan ise en çok parlamenter sistemimiz zarar görür. Siyasetçimize olan güven azalır. Halkın var olan güven ve itimadı sarsılır.

Bütün bu olup bitenlerden temennimiz Halkımızın en az seviyede etkilenmesidir.  Ülkede olabilecek bazı olumsuzluklar sayesinde, Bu Cennet Vatanın değerini bilmeyen bazı hainlerin de ekmeklerine yağ sürülmüş olur. Bu pek istenilen bir durum değildir. Siyasetçiye güvenin azalması, başka şeyleri çağrıştırır. Çevremiz yaşanan olaylar göstermektedir ki, ateş çemberidir. Ortadoğu hala birilerinin iştahını kabarttığı için, kaos  ortamı olmaktan kurtulamıyor. Hakimiyet alanı çabaları olayı karışıklıklara, savaşlara kadar götürmektedir.

Siyasi geleneklerine uygun olarak yapılan siyasetin daha faydalı olacağı, düşüncesindeyim. Karma karışık, ne dediği anlaşılmayan, tavır ve davranışlardan kaçınınız. Karanlıkta göz kırpar gibi hareketlerde bulunup ondan sonra da karşınızdakileri sizi anlamamakla suçlamayınız. Ne söylüyorsanız, doğrudan hiç eğip bükmeden söylerseniz. Zaten, Halkımız anlayışlıdır  sizin ne demek istediğinizi anlar…

Bu manada Ülkeyi germenin hiç kimseye faydası yoktur. Fakirden, yoksuldan yana olduğunu söyleyenlere şunu hatırlatmak lazım. Sizlerin öyle gerginliği tırmandıran sözlerinizin piyasalar üzerinde ne kadar olumsuz etkiler yaptığını, bu olumsuz etkilerin de Halkın cebine nasıl yansıdığını iyi biliyorsunuz. Önceliğiniz bu Halka yardımcı olmak ise, önce söylediğimiz konuda özen gösterirseniz, Halkımızın cebine daha az zarar vermiş olursunuz.

Halkımız açısından en önemli olay belediyelerin  yaptıkları ya da  yapamadıkları  hizmetler olacaktır. Siz hiç üzülmeyin İnsanımız olan biteni görmektedir. Hatta bazı belediyelerin nasıl esnaf karşısında eğildiklerini, otopark sorununu çözemediklerini, kaldırım işgalini engelleyemedikleri ortadadır.  Hizmet olarak alt yapı açısından, ulaşım sıkıntısından  neler çektiklerini kendileri çok iyi bilmektedir. Zaman zaman bu rahatsızlıklarını yüksek perdeden söylemekten çekinmemektedirler.  

Halkın yanında olmak ona yardımcı olmak elbette güzel bir duygudur. Az da olsa insanımıza o kadar da iyilikte bulunmak herhalde sizleri de sevindirir. Yerel anlamda Belediyelerin önceden yaptıkları icraatlar da takdir etme açısından öne çıkacaktır. Halkın bu anlamdaki tercihlerine şimdiden saygı duymak gerekir. Onların verdiği oyları ve yaptıkları tercihleri değişik anlamlara gelecek şekilde yorumlamak da kimsenin hakkı değildir. Yapılan hizmetleri görerek, yapılacak hizmetleri analiz ederek tercih hakkını kullanacaktır. Herkese başarılar...