Değerlerimize Sahip Çıkmalıyız

Değerlerimize Sahip Çıkmalıyız

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesinde “Marka Şehir Olma Yolunda Sivas” adlı konferans gerçekleştirildi

Yrd. Doç. Dr. Zekiye Tamer Gencer öncülüğünde düzenlenen konferansa Sivas Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Osman Yıldırım konuşmacı olarak katılarak markalaşmanın önemine değindi

Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Zekiye Tamer Gencer öncülüğünde gerçekleştirilen “Marka şehir olma yolunda Sivas” adlı konferans öğrenciler tarafından yoğun ilgi gördü. Konferansa konuşmacı olarak katılan Sivas TSO Başkanı Osman Yıldırım markalaşmanın önemine değinerek, “Marka güven, güç, kalite, tecrübe, imaj ve kalitedir. Dünyada ilk 10 markanın değeri 650 milyar dolar. Türkiye’nin ilk 10 markasına baktığımızda değeri 15 milyar dolar. Dünyanın en değerli ilk yüz markasına baktığımız zaman, bunların yüzde 50 Amerika da, yüzde 29 Avrupa da, yüzde 21 Asya da bulunuyor. Marka kent olmamız için öncelikle elimizdeki değerlere sahip çıkmamız gerekir. Biz Sivas’ı ilk 10’a sokmak istiyorsak marka olmak zorundayız. Marka olmamız içinde değerlerimize bakarak diğer illerden ne farkımız olduğuna bakacağız. Biz artık diğer illerle yarışıyoruz. Biz önce kendimizi tanıyalım” İfadelerini kullandı.

Yıldırım’dan sonra söz alan Cumhuriyet Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sami Hizmetli “Bir üniversite kuruluşu olarak Sivas’ın markalaşması yönünden yine kurumsal bazda elimizden geldiği kadar çalışmalar yaptık. Bunlardan biri de kaplıcalardır. Kaplıcalar Sivas’ın marka değer olmasında önde gelen motor güçlerini oluşturuyor” dedi. İletişim Fakültesi dekanı Prof. Dr. Metin Erol ise şehrin refah seviyesinde markanın önemi anlatarak “Marka değeri olmadan bir toplumun istihdam hacmini artırma şansı yoktur. Çünkü belli alanda eğer toplumlar marka değerler yaratabilir ve üretim alanlarında söz sahibi olurlarsa, kesinlikle o üretim alanlarındaki gelirler o toplumun yeni yatırımlarını mümkün kılacak. Yeni yatırımlar olması demek yeni istihdam alanların açılması demektir. O yüzden sadece dünyada değil Türkiye’de de gerçekten marka olma düşüncesi geridedir. Bir marka olmanın gerek şehir hayatı gerekse o şehirdeki refah düzeyini belirlemesi açısından acaba Sivas’ı nasıl bir marka şehir haline getirebiliriz diye düşünmeye tartışmaya başladık. Kuşkusuz bunu yapan sadece biz değiliz. Sivas’ta ki bütün resmi ve sivil toplum kuruluşları bu konu üzerinde kafa yoruyorlar” ifadelerini kullandı.

Yapılan konuşmaların ardından soru cevap kısmına geçilerek konferans sona erdi.